10 MAYIS 2018 PERŞEMBE


Sabah uyandığında babannesi evdeydi. Babannesi dün pazardan aldığımız mısırları pişirmiş. Biraz yumurta ve mısır yemiş. Öğlene doğru ben geldim ve okula doğru yola çıktık. Yeni müzenin önünde daha önceden yaş çimentoya bıraktığımız ayak izine neredeyse hergün bakıyor. Gene baktı. Yeniden bastı aynı ize... o iz uzun yıllar duracak gibime geliyor. Müzenin önündeki tratuarlarda dengede yürümek isterken düştü ve bacağı sıyrıldı. Abdal fırına kadar ses etmedi ama orada acıyor diye ağlamaya başladı. Okulda tendürdiyot ve merhem sürdürdüm. Ama hâlâ durgun ve sıkkın... benim okulda kalmamı istedi. Bahçede öbür kızlarla beraber yanlarında kaldım. Hepsine dondurma ısmarladım. Ayşe öbür kızların arasına katılmıyor. Üzülünce, canı yanınca içine kapanıyor galiba...
akşam annesiyle geldi. Bildiğim kadarıyla ilk kez aşağıya inip çöp attı. Yemekten sonra dambıl kaldırdı biraz... abisine vee bana özendi sanırım. pişti oynadık. Geçen hafta terzi mustafa ona iskambil kağıdı vermişti. Pişti oynamıştık. Gene pişti oynadık. 2. tur pişti için kağıt kararken arkasını döndü ve bakmamamı istedi. Epey uğraştıktan sonra oyuna başladık ve bütün attığım kağıtları vale ile aldı. Meğer kağıtları ayarlamış. Hilebaz... oyun oynarken de kağıtlarıma bakıyor. Hatta kağıt almak için kağıt atış sırasını bile değiştiriyor. Kağıt oyunlarına yatkınlığı var ama hile yapmaya da yatkın velet... vale ile kağıtları keserken acayip güldü, eğlendi. Sonra annesi kağıttan kule yapmayı öğretti. Becerdi kule yapmayı...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder