17 ARALIK 2014 SALIRTESİ

Akşamdan başlayayım. annesi ayşe ve ben hep beraber eve dönerken, ayşe caddenin başında bisikletinden indi ve geçen gün keşfettiği yunu oynamaya başladı. cadde boyunca dikili olan ince ağaçları sallama oyunu... koşa koşa tüm ağaçları silkeledi. koşarak bizden uzaklaştı. annesi de ben de bizi beklemesini söyledik ama umursamadı. kapının önünde annesi hafifçe azarladı beklemediği için... şirin şirin bakarak sırıttı. annesi yüz vermeyince benden medet umdu. bir dahaki sefere söz dinlemezsen kulağını çekerim deyince çok bozuldu. kulağıma doğru hamle ediyor. eğildim. kulağımı çekti. ben de asıl ben senin kulağını çekerim dedim. zırlamaya başladı. abisine beni şikayet ediyor.
sabah erkenden uyandı. beraber kahvaltı ettik.
erken uyandığından öğlen olmadan uyumak istedi ve uyudu. uyandıktan sonra bisikletine bindirdim. dışarı çıktık. önce cantıkçıda cantık yedirdim. cantıkçının fırına bakan duvarının sıcak olması çok ilgisini çekti. sonra postaneye gittik. ardından annesinin işyerine... oradan da asıl dışarı çıkış amacımız olan oyuncakçıya... ama maalesef aradığımız sopalı at oyuncağını bulamadık. birçok oyuncakçı gezdik ama yok. bu arada annesi de geldi. birkaç tane başka oyuncak aldık eve döndük.
evde yeni aldığımız çilek kız bebeğiyle diğer bebeklerini karşılıklı konuşturarak oynamaya başladı. 
bütün oyuncakları bbek arabasına koydu. çilek kıza evi ve diğer oyuncakları tanıtıyor.

evin içinde epey dolandıktan sonra annesinden kakaolu kek istedi. annesi olur deyince de "biz kakaolu kek yapıyoz" dedi. yaptılar. her işe elini soktuğu için annesi ile kapıştı yine..



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder