ablası, ben, berra okula yola çıktık. bir ara sırtımda taşıdım gene... çanta daha şimdiden ağır... güya öğretmen birşey getirmemizi istemedi. berraya kalsa herşeyi çantaya koyacak. lazım olmayanları taşımaya gerek yok deyip zor vazgeçirdik. okul bahçesine annesiyle beraber girdi. annesinin elini sımsıkı kavramış ve ağlamaklı olmuş. annesi öğretmenine teslim etmiş. ilk ders sırasında bahçede bekledim. teneffüste, arkadaşlarıyla oynadı. ip çekiştirdiler iki grup olarak... koşuşturdular. bir ara kızın biri bütün kızları duvara dizdi. orda kulaktan kulağa mı oynadılar, yoksa konuştular mı, anlamadım. berra oyunlarda çok yırtık değil ama pısırık ta değil... alışacak yavaş yavaş... akşam son teneffüste gene okuldaydım. beden dersindeymişler. bahçedeydiler. zil çalınca herkes dışarı çıktı. bizimkiler içeri girdiler. sınıfa çıkıp aldığım gofreti verdim. arkadaşlarıyla paylaştı.
akşam annesi getirdi eve... gelir gelmez servise binmek istediğini söyledi. diğer çocuklardan özenmiş herhal... olmaz dedim. bozuldu. niye olmayacağını anlattım. onu üzdüğümü söyledi. kalbim kırıldı ama diye bana duygu sömürüsü yapıyor. beraber işyerime gideceğimizi, ablası okula gidince evde kiminle kalacağını sordum. cevap vermedi ama gidip annesi nezlinde kulis yapmış. illa servise binmek istiyor. akşam yemekte gene milleti kırdı geçirdi. mostralık laflara devam...
yemekten sonra ödev zamanı geldi. ödevi tamamlayıp bitirmek yerine yarım bırakıp kalkmak istiyor. mola vermek istiyor. bir türlü yoğunlaşamıyor. sanırım bugüne özel bir durum.. zira eve geldiğinden beri bir azar, ayar, afra tafra modunda... aynı ruh hali ödeve yoğunlaşmasına da engel oluyor sanırım. ama hadi hadi deyince bitirdi 10 dakikada... annesi bütün sene ödev yaptırma kavgasıyla geçeceğini mırıldanıp duruyor. bence yanılıyor. hiç sorun olmayacak ödev yapmak... ilk gün olur böyle...
mostralık laflar vol 1 - şimdi ayvayı yedik.
gece, soğuk sıcak oynadık. herksle sırayla... ablasıyla, annesiyle, benimle... oynamaya hala doymuyor. berraya kalsa sabaha kadar oynarız. şirineyi saklamaca işini abarttım. avizenin üzerine koydum. asla bulamayacaktı ama ablası lambayı söndürüp yakınca farketti. şimdi de telefonda oyun oynuyor. tam şu anda çoraplarını çıkarıp kahkaha atarak yüzüme fırlattı.
artık geceleri erken uyuması gerektiğini söylüyorum ama dinleyen kim? balkonda 3 kız oturmuşlar, çene çalıyorlar. gece saat 23 olmuş. uyuyan yok. gece anneesiyle "mırnaşık" uyumak istiyormuş. annesinin mırnaşık uyumadığını söylüyor.




Hiç yorum yok:
Yorum Gönder